Emine
Semiye’nin son romanı olan “Gayya Kuyusu”, savaş sonunda tıpkı Sodom ve Gomore
gibi gayya kuyusu haline gelmiş bir şehirde kurtuluşun nasıl olacağına ilişkin
bir arayış hikâyesi. Savaş yaşanmıştır; ancak şehir, yoksulları, zenginleri,
Aksaray ve Üsküdar gibi kentleri, evlerinin dışı ve içi, dayanışmalar ve
ihanetlerle hâlâ yaşamaya devam etmektedir. Romanlar, hayatın ve geçmişin en
iyi kamerasıdır; dönemin usta kadın yazarlarından biri tarafından kaleme alınan
“Gayya Kuyusu” da savaş döneminde insanı derinlemesine incelemesiyle bunun
kanıtı niteliğinde.